SpaceX’in devasa Starship roketi, bu hafta yapılan test uçuşunda bir kez daha havada infilak etti. Bu, şirketin Mars’a insan göndermek üzere geliştirdiği en iddialı projelerden birinin tekrar başarısızlıkla sonuçlanması anlamına geliyor. Art arda yaşanan bu tür patlamalar birçok kişiye göre “artık işin tadı kaçtı” dedirtse de, uzay politikası uzmanları bu süreci daha farklı yorumluyor.
ABD Hava ve Uzay İleri Araştırmalar Okulu'ndan (School of Advanced Air and Space Studies) uzay politikası uzmanı Wendy Whitman Cobb, bu tür başarısızlıkların özellikle yeni ve karmaşık roket teknolojilerinde son derece doğal olduğunu belirtiyor. The Verge'e konuşan Cobb’a göre, bu kadar sık test yapılması ve başarısız olunması, SpaceX’in alışılmışın dışındaki yaklaşımının bilinçli bir sonucu.
“Birçok insan bunu anormal buluyor çünkü tarihsel olarak roket geliştirme böyle yapılmazdı,” diyor Cobb.
NASA Yavaş İlerliyor, SpaceX Hızla Deniyor
Tarih boyunca NASA ve ULA gibi köklü kurumlar, roket geliştirme süreçlerinde acele etmeden, uzun test aşamalarından geçerek emin adımlarla ilerledi. Örneğin NASA’nın yıllardır üzerinde çalıştığı Uzay Fırlatma Sistemi (SLS), hâlâ tam anlamıyla operasyonel değil. Bu kurumlar, her şeyin çalışacağından emin olana kadar sistemlerini fırlatmazlar.
Ancak Elon Musk’ın liderliğindeki SpaceX, “hızlı geliştir, test et, başarısız ol, tekrar dene” yaklaşımını benimsiyor. Bu yöntem, Falcon 9 gibi yeniden kullanılabilir roket teknolojilerinin çok daha kısa sürede başarıya ulaşmasını sağladı. Öte yandan bu süreç, sık yaşanan patlamalar, çevresel kaygılar ve düzenleyici kurumlarla yaşanan çatışmalar gibi sorunları da beraberinde getiriyor.
Whitman Cobb, özellikle Starship’in geliştirme sürecinin, Falcon 9’un önceki deneyimlerine kıyasla çok daha kaotik olduğunu söylüyor.
“Starship ile her şeyi bir arada yapmaya çalışıyorlar. Bu da mühendislik açısından son derece karmaşık bir zorluk yaratıyor.”
Raptor Motorları: Starship’in Kalbindeki Sorun
Starship’in kalbinde yer alan Raptor motorları, şirketin karşılaştığı en büyük teknik zorluklardan biri. Her bir Starship roketinde 33 adet bu motordan bulunuyor ve bunların aynı anda çalışması, gerektiğinde uzayda yeniden ateşlenebilmesi gerekiyor. Bazı testlerde bu başarıldı, ancak çoğu zaman bu motorlar ciddi arızalara neden oldu.
Tüm bu agresif testlerin ardındaki ana neden ise Elon Musk’ın nihai hedefi: Mars. Şu an kullanılan Falcon 9 gibi roketlerle Mars’a gitmek teoride mümkün olsa da, ihtiyaç duyulan ekipman, yakıt ve insan sayısı düşünüldüğünde bunun pratikte uygulanabilirliği yok denecek kadar az. Bu nedenle çok daha fazla yük taşıyabilecek Starship gibi ağır kaldırma kapasitesine sahip roketlere ihtiyaç duyuluyor.
NASA’nın SLS programına yönelik bütçe kesintileri, ajansın Mars planlarını sürdürebilme kapasitesini azaltmış durumda. Bu da SpaceX’i şu anda Mars hayalini gerçekleştirme yolunda tek başına bırakıyor. Ancak Whitman Cobb’a göre, SpaceX’in 2026 yılında Mars’a insansız, 2028’de ise mürettebatlı test fırlatması yapma hedefleri “tam anlamıyla gerçek dışı”.
“SpaceX’in bugüne kadar verdiği sözleri tuttuğunu düşünmüyorum,” diyor Cobb. “Eğer önümüzdeki yıl bir fırlatma olursa, bu insansız olur. İnsanlı görev için şu anda hiçbir altyapıya sahip değiller.”
Cobb ayrıca, Starship’in yaşam destek sistemleri, Mars yüzeyinde iniş ve kalkış altyapısı ya da kalıcı yerleşim planları gibi temel konuların hâlâ ciddi biçimde ele alınmadığını belirtiyor.
“Starship çalışır hâle gelebilir, bunda şüphe yok. Ancak Mars’a insan göndermek? O tamamen başka bir hikâye,” diyor Cobb. “Eğer büyük ölçekli insan yerleşimi planlıyorlarsa, bu onlarca yıl sürer. Açıkçası ben bunu göreceğimi sanmıyorum.”
SpaceX'in sık sık yaşanan patlamaları aslında bir başarısızlık göstergesi değil, şirketin alışılmışın dışındaki geliştirme modelinin doğal bir sonucu. Ancak bu modelin Mars gibi yüksek riskli ve karmaşık görevler için yeterince güvenli olup olmayacağı hâlâ belirsiz. Uzmanlar, teknik yeterliliğin zamanla geliştirilebileceğini kabul ediyor ancak bu hayalin gerçekleşmesinin birkaç yıl değil, birkaç on yıl sürebileceği konusunda hemfikir.